Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a çıkışları ile Milli Mücadelenin başlangıcının 100. yılı münasebetiyle Bakanlığımız Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü ile Türkiye Halk Oyuncular Birlik Platformu'nun işbirliğinde 19 Mayıs 2019 günü saat 19:19'da 81 ilimizde ve 19 ülkede eş zamanlı "Dünya Atabarı oynuyor" adlı program gerçekleştirilecektir.
Malatya'da da 15 Temmuz Meydanı'nda gerçekleştirilecek olan etkinliğe tüm halkımız davetlidir.
ATABARI OYUNU NEDİR:
Atabarı, Artvin halk oyunlarından bar türü bir oyun. Atabarı, eskiden “Artvin barı” adıyla bilinirdi. Artvin barı adı, 1936'da Artvin barı (Atabarı) olarak değiştirildi ve yeni adı eski adını unutturduğu gibi, bu oyun Atabarı adıyla zaman içerisinde ilin simgelerinden biri durumuna geldi. Oyunda sayı sınırı olmayıp, kız-erkek-karma veya yalnız kız, yalnız erkek olarak ta oynanır. Oyun, sağ yay üzerinde yarım daire, başlangıç ve bitişte düz çizgi halinde oynamaktadır. Oyun, günümüze kadar geleneksel forumları içerisinde sergilenmiştir
ATATÜRK VE ATABARI OYUNU
1936-1937 yıllarında Artvin oyun ekibi, Büyük Ata’nın isteği ile Balkan Festivaline çağrılır. Murat Coşkun ve Ahmet Çevik’in anlattıklarına göre ekip, Halvaşi Servet Başkanlığında Hüseyin, Murat, Ahmet, Ziver, Tahsin ve Ali Beylerden kuruludur. Çağrı üzerine yola çıkan ekip 20 günde Tophane’ye ulaşır. Görevlilerce karşılanan ekip, konuk ekiplerle tanıştırılır. Büyük Ata, kırk gün, kırk gece süren eğlenceleri özellikle izlemektedir. Dolmabahçe sarayında gösterilerin yapıldığı salon hınça hınç doludur. Ata Savarona ile gece saat 11.00-11.30’da, bandonun vals çalışı ile gelirler. Artvin oyun ekibi, o gece programın sunucusudur. Murat Coşkun, bu geceyi şöyle anlatmaktadır: ”Oyunlarımız; Düz horon, Deli Horon,Sasa Artvin barı ile oynayacağımız bugünkü Atabarı idi. Oyunlar beşer dakika ile sınırlıydı. Çağrıldık; diğer oyunlar bitip sıra Artvin barına gelince, salon çınladı. Öteden beri Ata’yı gözle izliyordum. Yerinden kalktı, piste doğru ilerledi. Ziver’le Hüseyin Gürel’in arasında oyuna girdi. Ata’yı gören diğer büyüklerde kalktılar. Oyuncular yirmibeş otuz kişi oldu. Benden pınar gibi ter akmaya başladı. Ata’nın oyununa çalgı çalmak zordu. Gecenin en coşkun bölümü olan buan, yirmi dakika sürdü, Ata ve yanındakiler ayrıldıktan sonra bizler Maradit Deli Horonu adı ile “ Şimdiki hemşin horonu” oynadık ve gösteri bitti. Park Otel’de ekiplere verilen yemekte Atatürk, özel beğeni ile Artvin ekibine birer kadeh rakı sundular. Bizler teşekkür ile karşılık verince, üçer tane badem verdiler. Yemedik, sakladık. Artvin’e dönüşte Valimiz, gezi izlenimlerimizi dinlemek üzere bizleri topladı. Bizde söz arasında Ata’nın bizimle oyun oynadığını anlattık. Bademlerini kendilerine sunduk. İşte bu izlenimlerin verdiği duygu ve düşünce ile barın adının Ata’mızın adı ile ölümsüzleştirilmesi ve Vali Beyin bizlere önder olmasını istedik. Uygun buldular. Anımsadığıma göre, Ata’ya çekilen tel, şu anlamda idi: Balkan festivalinde ekibimizle lütfederek oynadığınız Artvin barını “ATABARI” olarak adınızla ölümsüzleştirmek istiyoruz, izninizi dileriz. Gelen yanıt (cevapta) ise uygun bulunduğu “Muvafıktır” şeklinde belirtmekte idi.” İşte Atabarı, o günleri yaşayanların anlatımı ile Atatürk’e atfen “ATABARI” ismini almıştır.